AA muhabirinin edindiği bilgiye nazaran, Türkiye-Slovenya Karma Ekonomik Komitesi (KEK) 9. Devir Toplantısı, 14 Ocak’ta Sheraton Otel’de gerçekleştirilecek.
Toplantı kapsamında iki ülkeden ilgili bakanlar ile iş dünyası temsilcilerinin iştirakiyle Türkiye-Slovenya İş Forumu’nun düzenlenmesi bekleniyor. Forumda iş insanlarının karşılıklı yatırım fırsatlarını ve çeşitli bölümlerde işbirliği imkanlarını değerlendirmesi amaçlanıyor.
İkili ticaret son yıllarda hızlandı
Türkiye ile Slovenya ortasında 2011’de imzalanan “Stratejik Paydaşlık Belgesi”, ikili münasebetlerin birçok alanda ivme kazanmasını sağladı. Bu doküman, bir ticaret taahhüdü içermemesine karşın iki ülke ortasındaki ticaretin son yıllarda artmasına katkı sundu.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) bilgilerine nazaran, Slovenya’ya ihracat geçen yılın 11 ayında 2023 yıl sonuna nazaran yüzde 12,8 artışla 2,3 milyar dolar olurken bu ülkeden ithalat birebir devirde yüzde 10,8 azalışla 455,3 milyon dolar olarak gerçekleşti. İkili ticaret hacmi, 2024 Ocak-Kasım devrinde bir evvelki yıla nazaran yüzde 8,1 artışla 2,8 milyar dolar oldu.
“Sürdürülebilir ortak yatırımları hayata geçirmek istiyoruz”
DEİK Türkiye-Slovenya İş Konseyi Başkanı Adnan Sezgin, taraflar ortasında ticari alakaların istikrarlı bir büyüme gösterdiğini söyledi. Türkiye’nin 2015-2023 yıllarında Slovenya ile yaptığı dış ticarette yılda ortalama 1,1 milyar dolar ticaret fazlası verdiğine işaret eden Sezgin, bu ülkenin Türkiye için Avrupa’daki değerli ticaret ortaklarından olduğunu belirtti.
İkili ticaret potansiyelinin yüksekliğine dikkati çeken Sezgin, şunları kaydetti: “Ticaret hacmini artırmak için adım adım ilerleme maksadıyla kısa vadede bilhassa güç, lojistik, sıhhat, inşaat üzere dallarda işbirliğini artırmayı planlıyoruz. Orta vadede ticaretin çeşitlenmesini sağlamayı, lojistik altyapıyı güçlendirmeyi ve yeni kesimlerde ortak projeler geliştirmeyi hedefliyoruz. Uzun vadede ise sürdürülebilir ortak yatırımları hayata geçirmek istiyoruz. Bu formda iki ülke ortasındaki ekonomik bağları daha da güçlendireceğimize inanıyorum.”
Sezgin, İş Kurulu olarak düzenleyecekleri forumun işbirliklerini güçlendirmek ve yeni paydaşlıklar kurmak için kıymetli fırsat sunacağını lisana getirdi.
Foruma telekomünikasyon, güvenlik, güç, petrol ve gaz, ulaştırma, bilişim teknolojileri, otomasyon tahlilleri, çelik konstrüksiyon, lojistik ve depolama, alüminyum ve metal, savunma ile havacılık üzere birçok kesimden Türk ve Sloven iş insanlarının katılacağına işaret eden Sezgin, teğe bir iş görüşmelerinin yapılacağını söyledi.
Sezgin, Slovenya’nın Avrupa Birliği (AB) üyesi olduğuna dikkati çekerek, şu değerlendirmede bulundu: “Girişimci dostu iş ortamı ve güçlü altyapısı da düşünüldüğünde, Türk yatırımcılar için sahiden çok cazip fırsatlar sunan bir ülke. Öncelikle, stratejik pozisyonu ve Avrupa’nın değerli ticaret koridorları üzerinde yer alması, bilhassa lojistik ve ulaştırma dalında büyük avantajlar sağlıyor. Adriyatik Denizi’ne kıyısı sayesinde Slovenya, Türk firmaları için Avrupa pazarına açılan bir kapı niteliğinde.”
“Türk firmalarının altyapı projelerindeki tecrübesi işbirliklerini güçlendiriyor”
Türkiye’nin bu ülkedeki yatırımlarının çoklukla lojistik, güç, turizm, inşaat üzere stratejik kesimlerde ağırlaştığının altını çizen Sezgin, şu sözleri kullandı:
“Türk şirketleri, Slovenya’nın güçlü altyapısını ve Avrupa’nın ticaret merkezlerine yakınlığını avantaja çevirerek lojistik hizmetlerini burada geliştirme imkanı buluyor. Bunun yanı sıra güç kesimi de değerli bir yatırım alanı. Slovenya’nın sürdürülebilir güce yaptığı vurgu, Türk firmalarının yenilenebilir güç projelerinde yer almasını sağlıyor. Güneş ve rüzgar gücü projeleri, bu işbirliğinin öne çıkan örnekleri ortasında. Birebir halde inşaat kesimi de Slovenya’daki yatırımlarda öne çıkıyor. Türk firmalarının altyapı projelerindeki tecrübesi bu alandaki işbirliklerini güçlendiriyor.”
“Slovenyalı yatırımcılar, yenilenebilir güç projelerine odaklanıyor”
Sezgin, Slovenyalı yatırımcıların Türkiye’de bilhassa otomotiv, güç, lojistik, bilişim teknolojileri ve turizm üzere alanlarda faaliyet gösterdiklerini lisana getirdi.
Türkiye’nin genç ve dinamik iş gücü, geniş iç pazarı ve stratejik pozisyonunun Slovenyalı şirketler için avantaj olduğunu tabir eden Sezgin, “Örneğin, otomotiv yan sanayi alanında Slovenyalı şirketler, Türkiye’de hem üretim hem de ihracat odaklı yatırımlar gerçekleştirdi. Ayrıyeten, yenilenebilir güç projeleri ve lojistik kesiminde de Slovenyalı yatırımcıların faal olduğunu görüyoruz.” diye konuştu.
“İş dünyasından daha fazla iştirak bekliyoruz”
Sezgin, ikili ticari münasebetlerin güçlenmesinin yalnızca ekonomik çıkar sağlamadığına, kültürel ve toplumsal bağların derinleşmesine de katkı sunduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:
“İş dünyasının bu bağlantılardaki rolü çok değerli. Şirketlerimiz, yalnızca ticaret yaparak değil teknoloji transferi, bilgi paylaşımı ve yenilikçi projelerle de bu münasebete paha katabilir. Bu nedenle, iş dünyasından daha fazla teşebbüs ve iştirak bekliyoruz. Ayrıyeten, Slovenya ile iş yapmak isteyen Türk girişimcilere her türlü takviyesi vermeye hazırız. Bir arada çalışarak bu potansiyeli daha ileriye taşıyabileceğimize inanıyorum.”